Yeşilliği, soğanı, kıyması ve hamuruyla her sofrada kendine yer bulan lahmacunun tarihçesini hiç merak ettiniz mi… İşte 5000 yıllık hikayesiyle lahmacunun yolculuğu.
Soğanlı, soğansız, acılı, acısız, ekonomik, pratik…
Her türlü mideye indirilen bir lezzet olan lahmacun, yanında ayranla nefis ikililerden.
Kimi yerlerde Türk Pizzası olarak da bilinen lahmacunu Türkiye’de turistlerin bile gözü arıyor.
Evde yemek yokken ilk akla gelen, kalabalık sofraların lezzeti lahmacunu sevmeyen neredeyse yok: Editörümüz hariç…
Peki lahmacunun tarihini biliyor musunuz? Nereden çıktı, sofralarımıza nasıl geldi? İşte 5000 yıl öncesinde dayanan tarihiyle lahmacun hakkında ilk kez duyacağınız bilgiler…
LAHMACUNUN TARİHÇESİ
Arapça da adı “lahm ü macin”dir, et ve yoğurulmuş hamur anlamına gelir. Mayasız hamurdan yapılır ve üzerine kıymayla birlikte çeşitli baharatlar konduğu için pideyi andırır.
Lahmacunun tarihi çok eskilere, babillere kadar dayanır. Doğuya özgü bir yemektir ve yaklaşık olarak 5000 yıllık bir geçmişe sahiptir.
1960 yıllardan sonra ülkemizin doğu bölgelerinden tüm ülkeye yayılmış ve büyük ilgi görmeye başarmıştır.
TÜRK PİZZASI
İngilizcede zaman zaman Türk pizzası olarak adlandırılsa da Orta Doğu kökenli bir yemektir.
Lahmacun, içindeki kırmızı et nedeniyle güçlü bir hayvansal protein, B12 ve demir kaynağıdır. Yapımında bol miktarda yeşillik, domates, soğan gibi sebzeler kullanıldığı için etteki demirin emilimi artmakta, etin protein kalitesi güçlenmektedir.
YÖREYE GÖRE LAHMACUN
Lahmacun Şanlıurfa’da soğanlı, Gaziantep’te sarımsaklı, Kahramanmaraş’ta ise hem sarımsak hem de soğanlı olarak yapılmaktadır. Kahramanmaraş, Gaziantep ve Şanlıurfa’da lahmacun ile beraber közlenmiş patlıcan da sıkça tüketilmektedir.
