Bir başkadır, Adana’nın Lezzet Festivali| HT Gastro

Adana denilince şöyle bir duracaksın arkadaş. Böylesine dinamik, coşku dolu bir şehir dünyada çok az ülkede görülür. Hayatı doya doya ve elbette ki dolu dolu yaşayan insanların şehri Adana. Nev-i şahsına münhasır dediklerinden. Memleketin dinamolarından.

Her ayak basışımda ayrı bir mutlu olduğum Adana’da, Uluslararası Lezzet Festivali ‘nin 5.si düzenlendi geçtiğimiz günlerde. Coğrafya Lezzettir temasıyla tam 285 bin kişiyi ağırladılar. 35 bin ton et tüketildi, dile kolay. Organizasyonuyla şahane bir festivaldi. Son derece özenilmişti bir kere. Katılımcılar bir kuyumcu titizliğiyle seçilmişlerdi. 51 konuşmacı ile 23 şef geldi, konferans ve lezzet sahnelerine. Yöre halkı da son derece ilgili olunca tam bir festival havası yaşandı 3 gün boyunca. 100’den fazla markanın ürünleriyle yer alması festivalin, ratingi açısından önemli bir ölçü bana kalırsa. Bu arada 11 bin yatak kapasitesine sahip Adana’da tüm otellerin dolup taştığını söyleyebilirim. 3 gün boyunca şehrin ekonomisine 150 milyon TL’lik katkı sağlanması Adana’nın gücünü bir kez daha gösterdi ki bu eşsiz bir başarı.

Tüm atıklar dönüştürüldü!

Festivalin bu yılki ilkelerinden biri genç şeflere Adana kebabı ustalık eğitimi verilmesidir. Türkiye genelinde gastronomi ve mutfak sanatları fakültelerinde öğrenim gören 21 öğrenci katıldı bu derslere ve eğitimlerle tescilli Adana kebap ustası sertifikalarının sahibi oldular.Bu arada en önemli gündem maddesi, tüm atıkların ayrıştırılarak dönüştürülmesi idi. 50 litre bitkisel yağ, 3 buçuk tonambalaj atığı ve 10 ton evsel atık dönüşüme gönderildi ki bu hareket diğer festivallere örnek olacaktır umarım. Festivalde toplanan çiğ sebze ve meyve atıkları ise Şef ve Sosyal Girişimci Ebru Baybara Demir’in yürüttüğü “Yaşamı İyileştiriyoruz” projesinden alınan ilham ile komposta dönüştürülmek üzere Atıksız Şehir Adana – Topraktan Toprağa Biyobozunur Atık Projesi için kullanıldı. Festivalde toplanan çiğ sebze meyve atığıyla elde edilen kompost, tarım topraklarının iyileştirilmesi için çiftçilere ücretsiz verilmek üzere kullanılacak. Bravo Adanalı dostlarımıza.

İstanbul’un İtalyanı Şef Chinali

İtalya’nın devlet nişanı olan ve Cumhurbaşkanı tarafından takdim edilen “Cavaliere dell’Ordine della Stella d’Italia” ile onurlandırıldı, Eataly Türkiye Executive Şefi Claudio Chinali… Chinali bizden biri olmuş artık. Harika Türkçe konuşuyor. Yeme içme konusunda ise bizi ve ağız tadımız çözmüş durumda Durum böyle olunca da Türkiye ‘deki 10. yılında yeni heyecanlar peşine düşmüş durumda. Terrazza İtalia… İstanbul Boğazı’na bakan manzarasıyla kentin yeni mekanlardan biri. İtalyan geleneğinden süzülen süzüle gelen ve Türkiye’de yerelin çeşitliliğiyle harmanladığı tarifleriyle bizlere yepyeni bir dünya kuramayan hazır. Hadise şu, bir zamanların günlük ev yemeklerini, özlerine sadık kalarak modern bir yorumla günümüze uyarlamak… Çünkü şefin de söylediği gibi, gerek İtalyanlar gerekse bizler ağız tadımız konusunda geleneklerimize çok ama çok bağlıyız. Geçmişinden kopamayan ağız tadımızı ise geleceğe sihirli dokunuşlar la taşıyabilir ancak. İşte bunu da Chinali gayet güzel beceriyor açıkçası. Menüde geleneksel İtalyanlar aksine pizza bulunmuyor. Belki bir tane koyabileceklermiş. Bakalım. Terrazza Italia’nın, kendine has ekmek çeşitleri, tiramisusu, özel kahvesi de dikkat çekici. Yazması benden…

Öküz köftesinden isli somona lezzet karnavalı

İstanbul ‘un yeni ama eski mekanlarından Kilimanjaro yeniden müdavimleriyle buluşmuş durumda. Doğal, mevsime uygun yerel malzemelerle hazırlanan tabaklarıyla, kokteylleriyle yeni sezonu karşılamış durumda. En önemlisi de kendi ürettiği malzemelerle ve yerli ürünlerle menülerini hazırlamaları. Yani sürdürülebilir bir mutfak yapısını menüsüne yansıtmakla işe başlamışlar. Her biri 200 yıllık Karakılçık buğdayı unu ve Balandız ata tohumundan yapılan ekmekler, Konya küflü peyniri ile hazırlanan soslar, Çeşme’den mutfağa gelen orkinos gibi örnekler bulunuyor. Turşuları, tüm sosları, salçaları, sirke ve reçelleri kendi bünyesinde üretiyor olmaları baştan çıkarıcı. Üretemediklerini de kadın üreticilerden almaları ayrı bir artı. Menüde Executive Şef Melih Demirel’in dokunuşlar sözkonusu.. Öküz Köftesi, Deniz Mahsüllü Gofret, Kaymak Loru Çıplak Dumpling. Ana yemeklerde Sous Vide Fener Balığı, İsli Somon ve Ev Yapımı Papardelle favorilerimden. Tatlıda ise Yanık Çikolatalı Kek, Kuzu Kulağı Suyu ile Beyaz Çikolatalı Muhallebi ve Kestane Ezmesi neden olmasın! Ha bu arada Kilimanjaro Bomontiada’da.

Bir Çeşme geleneği Big Fish!

Çeşme açıklarında tam 14 yıldır düzenlenen geleneksel bir turnuva var. Adı, Big Fish. Olayı, sürdürülebilir yaşam için bilinçli avlanma denebilir. Bu yıl da yine Çeşme Marina’dan açılan 50 tekne ve 300 ‘den fazla katılımcı ile odak noktası oldu. Türkiye’nin farklı bölgelerinden en iyi amatör sportif balıkçılar bir araya geldi diyebilirim. Onlar iki gün boyunca Çeşme’nin masmavi denizinde büyük balık peşinde ter döküp kıyasıya mücadele ettiler. Turnuva sonunda karaya 8 mavi yüzgeçli orkinosla dönen yarışmacılardan, 88 kilo ağırlığındaki orkinosla Baracuda takımı şampiyon oldu. 82 kilo ağırlığında orkinos yakalayan Ateşiko Filika takımı ikinciliği alırken, 65 kilo ağırlığında orkinos getiren Trident Ava takımı ise üçüncü oldu.

Related Posts

Bir yanıt yazın

izmit escort bursa escort istanbul escort şişli escort istanbul escort avrupa yakası escort şirinevler escort beylikdüzü escort avcılar escort beşiktaş escort ataşehir escort bursa escort betvino beylikdüzü escort mecidiyeköy escort sex hikaye antalya eskort antalya eskort milanobet giriş ataköy escort istanbul escort roketbet yeni giris roketbet üyelik roketbet bonuslari roketbahis yeni giris